Perşembe, Mayıs 2, 2024
Ana SayfaKöşe YazılarıBİR MESAJINIZ VAR!…1

BİR MESAJINIZ VAR!…1

Spread the love

Teşekkür arapça kökenli bir sıfattır ve minnettar, şükran duyan anlamına gelir. Bu kelime, bir kişinin veya topluluğun, bir iyilik veya yardım karşısında duyduğu minnet ve teşekkür duygusunu ifade etmek için kullanılır.
Teşekkür şükür kelimesinden türemiştir.

 İnsanlara TEŞEKKÜR ETMEYEN, ALLAH’A ŞÜKREDEMEZ.
Teşekkür sağlıklı ve huzurlu bir yaşamın anahtarıdır.
  Fakat KİBİRLİ insanlar teşekkür etme engellisidir.Özür de dilemez kaos yaratır etrafına ve bundan zevk alır. Gülümse,şükret mutluluk ayrıntıda gizlidir.
 Şükür bereket getirir.Hakkın nazarını,rızasını kazandırır. İmanın yarısı sabır diğer yarısı ise şükürdür.AZA şükretmeyen çoğu bulamaz.
Zenginlik,bereket bile ekmek kırıntılarında gizlidir.Lakin çoğumuz bunu gözardı ediyoruz.
Cömertlik ise
 lütuf ve iyilikte bulunmak bir şeyi en güzel bir şekilde yapmaktır.
 Cimri’nin yanında gezme onun enerjisi sana bulaşır.
CİMRİNİN YEMEĞİ HASTALIKTIR.
Cömertin yemeği ŞİFADIR.
 Manevi olarak sen bunu göremezsin.Bu bilimin de ötesinde bir şey.
 Eskiden sahabeler hastalandığında cömert’in evine giderlermiş ve cömertin yemeğini yerlermiş ŞIFA bulmak için.
 Bunda da bir HİKMET vardır.
İnsanlar da şifa bulurdu.Bunu göremeyiz göremediğimiz şeye inanmayalım mı,? Aklımızıda göremiyoruz.
Eee bizde akıl yok mu diyelim?
 “Oturma münkirle yeme sancı,    
  Pas alırsın paklamaz seni her kalaycı”.
 ENERJİ BULAŞICIDIR anında tesir eder.
 KINAYAN yargılayan,şikayet eden,TEŞEKKÜR ETMEYEN insandan uzak durmakta fayda var.
 Sürekli MUTSUZ olan şikayet eden insanlarda teşekkür etmek ve şükür etmek algısı yoktur.
 Sürekli mutsuzluk ve şikayet Allaha güvenmemektir.Bir nevi küfürdür.
Sürekli şikayet mutsuzluk maalesef günümüz evliliklerinide sarıp sarmalamıstır.
 Şikayet ve mutsuzluk ebeveynlerin çocuklarına da sirayet ediyor.
 Erkekler eşlerini sosyal medyada fazla seçeneklerden pay çıkartıp evindeki eşini kıskanmıyor dışarıdakilerdeki kovalamaktan.
Yani caminin içi dururken o dışarıyla meşgul.Özellikle TİKTOK denilen artık nesne demek istiyorum şikayetin en büyük sebeplerinden biri.
 Kadınların kendi eşlerine nazaran daha kıskanç ve agresif olduğu dönemlerdeyiz.
Sebebi ;İLGİSİZLİK
Çünkü eşleri evdeki hanımı hariç herkesle sıkı bir iletişim içinde.
 KADINLAR
eşlerini kovalamaktan, kıskançlıktan,kendine döndürmeye çalışmaktan bütün enerjileri yok oluyor ve  
 geriye eşinden alacağı gücü mutluluğu çocuklarına yansıtmıyor maalesef.
 Çocuklarını SEVEN bir baba eşlerine yatırım yapmalı.
 Ama dısarıdakileri kovalamak varken eşe ne gerek var demi!..Böylece kadınlarda bezginlik,agresiflik ve yaşlandığında erkeğin başının etini yemek yani DIRDIR-olmazsa olmazımız- olayları muazzam ölçüde.
 Çünkü maruz kalınan gerek fiziksel gerek psikolojik şiddet döngü şeklinde anne tarafından çocuklara aktarılıyor.
 Anne eşinden aldığını çocuğuna verir.O tohumu baba üretir.
 “Rüzgar eken,fırtına biçer” misali.
Kadın eşinden ne alırsa çocuğuna onu veriyor.
Sürekli kadınlara çocuk yetiştirme sorumluluğu yükleniyor.Oysa o enerjisini eşinden ;çocuklarda çoğunlukla annesinden alır.Lakin bu gözardı ediliyor.
EVİN DİREĞİ BABADIR deyimi aslını kaybetti bence.
Aslında evin direği KADINDIR.Çünkü ANNE;
 BABA – ÇOCUK arasında KÖPRÜ görevi gören yegane kaledir.
 Bir de son zamanlarda eşlerde kök ve çekirdek aile arasında denge kuramama sorunu baş gösterdi.Ailesinden ayrılamayacak kadın-erkek evlenmesin zahmet.
 Öncelik çekirdek aile bu  dengeyi kuramayan da bi zahmet bekar kalsın.
 Bir insan evlendikten sonra yeni hayata merhaba der ve onun önceliği çekirdek ailesi olur.
 Son zamanlarda sosyolog ve psikologlardan duyulan en önemli sorunlardan birisi de yeni evli çiftler birbirini tanımadan uzun süreli misafirliğe gidip yatılı kalmak.Gençler birbirini tanısın ne işin var yeni evlilerin evinde uzun süre.Sonra saygınlık bekliyorsunuz.Az giden değerli olur(sosyal medyada gezinen  en büyük şikayetlerin biri).

ÜSTAD’IN bir sözü vardır çok hoşuma gtti;
 “Akıllı bir  adam hanımı ve köyün muhtarıyla iyi geçinir”.🙂
(Devamı yarın)

İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

SON DAKİKA

SON YORUMLAR