Pazar, Mayıs 19, 2024
Ana SayfaGündemHaberÖzaslan: "27 Aralık Kızılcagün Ateşi" hiç sönmeyecek

Özaslan: “27 Aralık Kızılcagün Ateşi” hiç sönmeyecek

Spread the love

Dr. Metin Özaslan, Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 104.  yıl dönümünde “27 Aralık Kızılcagün Bayramı”nı kutladığını kaydetti.   

Ankara Kulübü Derneği’nin 15 yıl süreyle genel başkanlığını yapan, CHP’den Mamak Belediye Başkan A. Adayı Dr. Metin Özaslan, Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 104. yılı kapsamında bir mesaj yayımladı. Özaslan’ın mesajında şu ifadeler yer aldı: “Ankara’mızın altın tacı olan 27 Aralık 1919’un 104. yıl dönümüne erişmenin ve bu tarihi günü bir asır önceki inanç, coşku ve kararlılıkla kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. 27 Aralık 1919 tarihi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Ankaralılarla kucaklaştığı, ateş ile barutun buluştuğu, milli mücadelenin halk hareketine dönüştüğü gündür.

 Ankara’mızın en önemli günü olarak tarihin altın sayfalarında yerini alan 27 Aralık aynı zamanda yeni bir birlik ve dirlik çağrısıyla bir araya gelen binlerce seymenin ve on binlerce Ankaralının, yeni bir lideri, yeni bir devleti, yeni bir başkenti ve yeni bir dirliği-düzeni müjdeledikleri bir ‘Kızılcagün’dür. ‘Sinsin, Sancak ve Seymen Alayı’ törenlerinden oluşan seymen dizilme töresinin gerçekleştirildiği kızılcagünler; karanlık bir dönemden aydınlık bir geleceğe geçişi, yeni bir devletin kuruluşunu ve yeni bir liderin baş oluşunu müjdeleyen günlerdir. Ankaralı ve seymen atalarımız 27 Aralık 1919’da Mustafa Kemal Paşa’yı, Türk bağımsızlık hareketinin lideri olarak bağrına basmış ve ‘fiilen’ o gün yeni bir devlet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur. 27 Aralık’la birlikte Ankara’mız önce Heyet-i Temsiliye’nin merkezi, peşi sıra Millî Mücadelenin ve Kurtuluş Savaşının karargâhı, izleyen yıllarda ise mazlum dünyanın kalbi, Cumhuriyet’in Başkenti ve Anadolu’nun kalkınma hamlelerinin ve medeniyet yürüyüşünün lokomotifi olmuştur.

27 Aralık ruhu, kızılcagün ruhu, seymen ruhu, Ankara ruhu, kurtuluş ve kuruluşumuzun en önemli harçlarındandır. Ankara’mızın ‘soyadı’ sorulduğunda büyük bir kesinlikle ve inanmışlıkla hep aynı cevabı veriyoruz: ‘Cumhuriyet’tir diyoruz. 29 Ekim 1923’e de ‘hissi’ ve ‘fenni’ ilham veren yüzlerce yıllık tarihi birikimlerini dikkate alarak üzerine basa basa ‘Başkent Ankara’mızın soyadı Cumhuriyet’tir’  diye vurguluyoruz. Cumhuriyet nasıl Ankara’mızın soyadı ise 27 Aralık Ankara’mızın başına taktığı ‘altın taç’tır. Öyle ki altın tacın anlamı ve gerçek kıymeti anlaşılmadan Ankara bilinemez. Keza geçmiş tarihi, birikimleri ve değerleriyle Ankara bilinmeden de 27 Aralık anlaşılamaz.

’27 ARALIK 1919 DÖNÜM NOKTASIDIR’

Ancak özellikle vurgulamamız gerekir ki kızılcagünü değerli kılan ve hatta milli mücadelenin dönüm noktası olmasına neden olan temel özelliği, ülke sınırlarımızı aşacak şekilde bağımsızlık savaşımızın karşıtlarına tokat gibi inen başarılı bir propaganda girişimi olmasıdır. Zira 27 Aralık 1919’a kadar Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları Saray çevresi, İstanbul basını ve işgalciler tarafından ‘Anadolu’da gezinen maceraperest asi subaylar’ olarak değerlendirilmekteydi. Bir yönüyle haklıydılar zira 19 Mayıs’tan 27 Aralık’a kadar süren yedi ayı aşan dönem genellikle halk önderleriyle, eşrafla geçen ve yer yer de verilen sözlerin tutulmadığı hayal kırıklıkları barındıran bir dönemdi. Şüphesiz ki genelgeler, kongreler, ziyaretler, eşrafla görüşmeler son derece önemliydi, lakin arkasında geniş halk kitleleri yoktu. 27 Aralık 1919’a gelindiğinde ise binlerce seymen ve onbinlerce Ankaralı tarafından Gazi’nin ‘seymen dizilme töresi’ ile karşılanışı milli mücadelemizi büyük bir kitle hareketine dönüştürmüş, halk desteği ile Mustafa Kemal Paşa artık Sarayın ve işgalci ülkelerin doğrudan muhatap aldığı bir lider olmuştur. Sadece Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin önderi olarak da kalmamış; sömürge veya yarı-sömürge durumuna düşmüş başta Asya ve Afrika milletleri olmak üzere dünyadaki tüm mazlum milletler ile Batı dünyası içindeki hümanistlerin yakından takip ettiği bir halk önderi olmuştur. 27 Aralık işte tam bu nedenden ötürü ülkemizin ve mazlum dünya milletlerinin makûs talihinin seyrinde önemli bir dönüm noktasıdır.

‘Atatürk, Cumhuriyet ve Başkent Ankara’ birbirini tamamlayan ayrılmaz bir bütündür ve biri eksik kalırsa diğer ikisi anlaşılamaz. Başka diyarlar bir yana ama yayla güzeli Başkent Ankara, bozkır çiçeklerinden çok daha yoğun Atatürk ve Cumhuriyet kokar, Ankaralılar oksijenden daha çok Atatürk ve Cumhuriyet solur. 864 rakımlı Başkent Ankara, Atatürk ve Cumhuriyetle dolu, yüzyıllardır bağımsızlığı baştacı yapmış bir Ahi-Seymen-Türkmen yaylasıdır. Bu nedenle milli bayramlar yanında 27 Aralık törenlerinin hakkını vererek kutlamak biz Ankaralılar ve Seymenler için büyük önem taşımaktadır. Zira bugün modern ve güçlü bir ülkede yaşıyorsak başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, O’nu bağrına basan Ankaralı ecdadımız, seymen atalarımız, Haymana’da Polatlı’da Afyon’da toprak sıkıldıkça fışkıran nice isimli-isimsiz, mezarlı mezarsız şehitlerimiz sayesindedir. Tarihe ant olsun ki bizler de bu güzel vatanı, onların bize açtıkları yolda, onların gösterdikleri ülküler ışığında sonsuza kadar yaşatacağız.”

Hbr-Aysun Yılmaz Benli

İLGİLİ YAZILAR
- Advertisment -

SON DAKİKA

SON YORUMLAR