Ak Parti Polatlı İlçe Başkanı Aysel Demir üç kez gittiği Deprem bölgelerinden gözlemlerini Polatlı kamuoyu ile paylaştı. Siyasi kimliğinin yanı sıra Sade bir vatandaş Aysel Demir kimliği ile bölgede arkadaşları ile yaraları sarmaya çalıştıklarını belirten Demir, depremzede vatandaşlarımızın siyasi reklam yapılmasını doğru bulmuyorum sözleri ile bölgede hiç bir şekilde partilerinin ne logosu nede ismi ile görev yapmadıklarını belirtti. Deprem bölgesinden döndükten sonra evinde günlerce yemek yapamadığını uyuyamadığını belirten Demir röportaj esnasında zaman zaman duygulanarak yaşadıklarını anlattı.
BEN O YAŞADIKLARIMI GÖRDÜKLERİMİ NASIL UNUTURUM?
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ilimizi derinden yaralayan asrın felaketi depremin yaraları sarılıyor. Depremin ardından İlk olarak Hatay ardından iki kez Adıyaman ‘a giderek kırsalda vatandaşın yardımına koşan Ak Parti Polatlı ilçe başkanı Aysel Demir , deprem bölgesinde yaşadıklarını , hafızalardan çıkmayacak olan görüntüler, depremzedelerin yaşadıkları, psikolojik travmalar ve ihtiyaçlar noktasında vatandaşlarla olan diyaloglarını gazetemiz aracılığı ile kamuoyuna anlattı. Ak Parti Polatlı İlçe Başkanı Aysel Demir üç kez gittiği Deprem bölgelerinden gözlemlerini Polatlı kamuoyu ile paylaştı. Siyasi kimliğinin yanı sıra Sade bir vatandaş Aysel Demir kimliği ile bölgede yaraları sarmaya çalıştıklarını belirten Demir, depremzede vatandaşlarımızın siyasi reklam yapılmasını doğru bulmuyorum sözleri ile bölgede hiç bir şekilde partilerinin ne logosu nede ismi ile görev yapmadıklarını belirtti. Deprem bölgesinden döndükten sonra evinde günlerce yemek yapamadığını uyuyamadığını belirten Demir röportaj esnasında zaman zaman duygulandı.
ACI BİR TABLO ÇOK BÜYÜK YIKIM VARDI
Aysel Demir Dünyada ender rastlanan çok büyük bir afet ile karşı karşıyayız. Türk Milletinin hepimizin başı sağ olsun. Çok acıların yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. Polatlı da depremin ikinci günü akşam Hatay’a yola çıktık. Depremin üçüncü günü Hatay’daydık gördüğümüz manzara dehşet vericiydi. Adeta korku filmi gibi o kadar acı bir tablo vardı ki.Gördüğümüz kişilere bir yol adres soruyoruz Konya jandarma Isparta jandarmadan geliyoruz diyorlardı. O kadar büyük bir yıkım vardı ki ; pek çok insanımızın bunların içinde yerel yöneticilerin enkazın altında yaşamlarını kaybettiklerine şahitlik ettik. Şehir adata terkedilmiş gibi sadece asker afad yardım kuruluları vardı ilk etapta yerli halktan kimseleri göremedik kimi hastanede kimi enkaz altında kimi yaşamını yitirmiş. İlk gördüğümde adeta şoka girdim, insanlara baktığınızda yüzlerinde ki acıyı o kadar net görüyorsunuz ki.
YOLLARDA ESKİ MODEL ARABALARLA DEPREM BÖLGESİNE YARDIM YETİŞTİRMEYE ÇALIŞAN ARABALAR GÖRDÜM
Acı tablo içinde tek teselli bulduğumuz Türk Halkının feraset sahibi olması , herkes oradaydı devlet STK’lar vatandaşlar. Yollarda eski model araçlarla vatandaş içini eşyalarla doldurmuş, tırlarla birlikte onlarda yardım için gaza basıyorlardı. Yardıma Giderken Yolda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza şahit olduk. Oraya gittiğimizde ilk etapta yardımlarımızı AFAD’a teslim ettik. Daha sonraki gidişimizde Cumhurbaşkanımız bütün teşkilatlarını harekete geçirmişti. Sadece partiler değil devlet millet herkes oradaydı bu anlamda herkese teşekkür ediyorum. İl başkanımız Hakan Han ÖZCAN’A başkanım biz hazırlandık Gidiyoruz dediğimiz de bizi gideceğimiz bölgeye yönlendirme yapıyordu. Adıyaman BESNİ’ de şu beldeye gideceksiniz diyordu rastgele gitmedik. Besni ‘nin köylerine gittik orada mutfağımızı kurduk.
İNSANLARIN YÜZÜNDE O ACIYI GÖRDÜM
Merkezde bazı ihtiyaçlara daha çabuk ulaşabiliyorsunuz , köylerde çok çok küçük mezra gibi yerlere de gittik. Orada gördüğümüz insanların konuşmaya ihtiyacı vardı. Her köyümüzde yardımlar vardı, yardımlar odunlar kömürler tepeleme yığılmıştı yardım konusunda sıkıntı yoktu ama insanların çok ağır bir travma yaşadıklarını gördüm. O kadar acı bakışları vardı ki …
İlk gittiğimiz ÇAKIRHÖYÜK köyünde üç gün kaldık orada insanların konuşmaya dertleşmeye ihtiyacı vardı . Samimi olarak insanların kendileri ile acılarının paylaşıldığını görmek istiyorlar . Bu son gidişim de bunu daha iyi gördüm.
6 YAŞINDAKİ BİR ÇOCUK BACAĞIMIZA GİTMEYİN DİYE SARILDI
Beni en çok etkileyen manzara son gittiğimiz köyde küçük bir çocuğun bacağımıza sarılıp ne olur gitmeyin demesi beni derinden yaraladı. Üç gün boyunca orada çocuklarla vakit geçirdik büyüklerle sohbet ettik, konteynerde çadırda akşam sohbetleri yaptığımızda insanların deşarj olmaya ihtiyacı vardı.
POLATLI DA 111 DEPREMZEDEMİZİ EVLERE YERLEŞTİRDİK
Polatlı da da Ankara il bakanlığımızın başlattığı “evimevindir “projesi ile 111 depremzedemizi evlere yerleştirdik. Evlerin temizliği ihtiyaçların tedarikini Polatlılı vatandaşlarımız partili arkadaşlarımız karşıladı. Polatlı halkına bu manada yürekten teşekkür ediyorum. Kimse sen şu görüştensin bu partidensin demeden kimin neye ihtiyacı varsa karşıladı. Polatlı halkı çok iyi bir örnektir. İnsanlar Polatlı’da yardım için birbirleri ile yarıştı. Kadın kollarımızın sofralarımız şenlensin projesi kapsamında destekler akın akın geliyor. Deprem bölgesinde belki de gündelik hayatımızda hiç aklımıza gelmeyen bir eşyanın orada ne kadar büyük ihtiyaç olduğunu gördüm. Bir depremzede kardeşimiz benden çamaşır leğeni istedi. Hiç aklımıza gelmedi götürmek. Çamaşır yıkacaklar ama yok.Türk halkının ne denli yardımsever olduğunu zaten biliyorduk ama bu yardımseverlik ev birliktelikle en kısa zamanda o bölgelerimizin ayağa kalkacağını biliyorum.
AYSEL DEMİR SADE BİR VATANDAŞ BİR ANNE OLARAK NE HİSSETTİ
Kadın olmanın verdiği rahatlıkla oradaki depremzede kadın kardeşlerimiz bizlerden çok rahat ihtiyaçlarını isteyebildiler. Hijyen setlerimiz iç çamaşırlarına kadar bizden kadın olduğumuz için çekinmediler. Oradaki başka bir ilçeden gelen arkadaşımız bize keşke bizde kadın bir arkadaşımızı getirseydik, kadınla kadının konuşması çok farklı dedi.
HATAY’DAN DÖNDÜĞÜMDE EVİMDE YEMEK YAPAMADIM
Ocağa sıcak bir çorba koyamadım sürekli yumurta haşladım yemek pişiremedim. Eve girdiğimde yatağa girdiğimde suçluluk hissettim. İlk gittiğimizde hava çok soğuktu , bu insanlar çadırlarda kalıyor, biz gittiğimizde araçlarda yattı, bir köyde bir odada zor şartlarda kaldık bunun önemi yok, insanlar orada ne kadar zor şartlarda hayatta kalmaya çalışıyor. Sizin üşüdüm demeniz saygısızlık utanıyorsunuz.
İnsan evinde oturmaya çekiniyor sürekli onları düşüyorsunuz gördüğünüz manzara o kadar acı ki oraya görüp te buraya geldiğinizde unutamıyorsunuz ve tekrar gitmek istiyorsunuz. Gittim bir daha gittim döndün tekrar tekrar gittim. Oradaki insanların size ihtiyacı olduğunu biliyorsunuz. bazı diyebilir ki gittiniz de ne yapıyorsunuz?
BEN O ÇOCUĞU NASIL UNUTURUM?
Bizlere o kadar ihtiyaçları var ki o 6 yaşındaki çocuğun bacağıma sarılıp ta ne olur gitmeyin deyişini nasıl unuturum. Bizim o çocukla nasıl bir pazarlığımız olabilir ki. Çocuklara dağıttığımız boyama kitapları oyuncaklar çocuklar yaptıkları resimleri getirip bize gösteriyorlardı. Çocuk heryerde çocuk işte. Buradan giden her arkadaşımızın orda sanki bir ekibi vardı.
Buraya iyi görmüşüz Allah nasip ederse 4 . kez gideceğim özellikle köylere gideceğim oradalar da daha faydalı olacağımızı düşünüyorum. İl başkanımıza bu anlamda teşekkür ediyorum bizlere her türlü yetkiyi verdi koordinasyonları sağladı. Biz bu yaraları hep birlikte saracağız devlet millet Belediyeler STK ‘lar herkes ama herkes .
İŞİ SİYASETE DÖKMEYİ DOĞRU BULMUYORUM
Mezaralar köylere o bölgelere gittiğimizde parti amblemleri siyasi objeleri doğru bulmuyorum. Gittiğimiz köylerde sonradan öğrendik belediyeler farklı bir görüştendi. Çokta isabetli olmuş oradalar da parti olmamalı. Gerekte görmedim. Genel merkez ve il teşkilatlarımız büyük alanlarda devasal ihtiyaç çadırları kurdu bizde Polatlı ekibi olarak bunu siyasete dökmeden çorbada bir tuzumuz olsun diye siyasete dökmeden yapmak istedik.
O AŞÇI BİZ YAMAK OLDUK
Yönetim kurulu üyesi arkadaşımızın bir aşçı idi o aşçı biz yamak. Malzemeleri yine yardımsever vatandaşlarımız karşıladı imece usulü ile yönetim kurulu üyelerimiz yönetim dışındaki vatandaşlarımızın gideceğimizi duyduğunda bize yardım etmek istediklerini gördük. RUMEF Hüdaverdi bey defalarca bölgeye ekmek gönderdi pek vatandaşımız isim vermedi. Buradan bizlere emanet verilen para zarflarını bile kimin kime verildiğini kimse bilmiyor.
VATANDAŞIMIZ CUMHURBAŞKANIMIZA GÜVENİYOR
Son gidişimizde Adıyaman da Cumhurbaşkanımız ve bakanlarımızla görüşme fırsatımız oldu. Devletin zirvesi hepsi kendi bakanlıklarında vatandaşlara her türlü kolaylığı sağladıklarını ördük Cumhurbaşkanımız çok üzgün. Vatandaşlarımızın mağdur edilmeyeceği en kısa zamanda evlerinin inşa edilerek kendi evlerine biran evvel yerleşmeleri sağlanacak. Vatandaşımızın Cumhurbaşkanımıza güveni çok fazla. Televizyonlarda bazen haberlere şahitlik ediyoruz benim direkt gözümle gördüğüm şahitlik ettiğim vatandaş Cumhurbaşkanımızı çok seviyor ve güveniyor.” Dedi.
RÖPORTAJ: AYSUN YILMAZ BENLİ