Sevgili anne babalar yaşımız kaç olursa olsun hayatımızda zorluklar hep olacak. Ve biz bu zorluklarla mücadele etmeyi öğreneceğiz. Çocuklarımızı yetiştirirken ‘Denizde dalga bitmez, sörf yapmayı öğren’ mantığıyla yetiştirirsek psikolojik sağlamlıkları o kadar güçlü yetiştirmiş oluruz…
Aile ve çocuk , sağlıklı nesiller , çocuk eğitimi ve yetiştirilmesine ilişkin başlatmış olduğumuz yazı dizimizde bu hafta zorlukla başa çıkmanın yöntemleri sizler için uzmanından dinleyelim…
PES ETMEK VAZGEÇMEK YOK! HAYATIN KÖKLERİNE, NEŞESİNE, RENGİNE SARILALIM
Bizi zorlayan bizi hayata küstüren birçok olay yaşarız elbette önemli olansa hayata tekrar bağlanabilmektir. Hayatın köklerine, neşesine, rengine… Dünyanın bütün renklerini görürken gözlerini kaybeden Âşık Veysel’İ bağlamayla dost eden, dostlarına sayısız sevgi ekleyen onu sayısız eserler üretmeye teşvik eden onun hangi özelliğiydi? Dünyada dertler, sıkıntılar olacak, acılar için güç, yağmurlu günler için ışık lazım…
Sevgili anne babalar yaşımız kaç olursa olsun hayatımızda zorluklar hep olacak. Ve biz bu zorluklarla mücadele etmeyi öğreneceğiz. Çocuklarımızı yetiştirirken ‘Denizde dalga bitmez, sörf yapmayı öğren’ mantığıyla yetiştirirsek psikolojik sağlamlıkları o kadar güçlü yetiştirmiş oluruz…
Aile ve çocuk , sağlıklı nesiller , çocuk eğitimi ve yetiştirilmesine ilişkin başlatmış olduğumuz yazı dizimizde bu hafta zorlukla başa çıkmanın yöntemleri sizler psikolojik danışman rehber Sevilay Erdoğan’dan dinleyelim…
Hayatımızda her zaman bizleri zorlayan olaylar olur ve dünya döndükçe olmaya devam edecek. Bazen yaşanılan zorluklar sadece bizi ilgilendirirken bazen de daha geniş kitleleri etkileyebilir. İşte bu noktada zorlukların olduğunu ve olacağını kabul ettiğimizde yeni bir soru ortaya çıkıyor. Kendimizi psikolojik olarak nasıl sağlam hale getirebiliriz?
Bazen olaylar yaşandığında insanların verdikleri tepkiler farklı olabiliyor. Bazen çevremizde ‘Neler yaşadı ama bu durumla nasıl baş edebildi’ değimiz kişilerle karşılaşabiliyoruz.
Buna rağmen bazı insanlar yaşadıklarını kendilerine ömürlük yük yaparken bazıları ise yıllar geçtikçe bu zorluklarla kapasitesini katman katman güçlendirir. Evet, yaşanan olay değişmez hep içimizde, yüreğimizde yarattığı iziyle yerini tutar. Ancak çevresine sarılan katmanlarla hissedilen acı hafifler.
Bazen öğrencilerim görüşmeye geldiklerinde; bahsettiklerinin, esas sorunun çok dışında olduğunu gözlemlerim. Çözüm odaklı konuştuğumuzda öğrenci ile birlikte görürüz ki sorun aslında bambaşka bir yerde. Sürekli aynı bakış açısıyla yaşananları yorumlamak, yanlış çözüm yöntemlerinin içinde boğuşup kalmaya sebep olur.
Yaşadığımız sorunları hayatımızda doğru konumlandırmak, doğru yorumlamak psikolojik sağlamlığı güçlendiren en önemli adımdır. Doğru çözüm yolları ile o problemle birlikte güçlenmek kastettiğim…
İnsanların hayata bakış açısı; geçmişten getirdiği düşünceleri, alışkanlıkları ile şekillenir. Yaşadığımız aile, yaşadığımız küçük büyük travmalar, başarı ya da başarısızlıklarımız düşünce yapımızı etkileyen unsurlardır. Aslında psikolojik sağlamlık bireyde bulunan, sıradan bir olgudur. Ancak; zamanla kişinin yaşadıklarıyla şekillenip gelişebilir. Risk durumuyla karşılaşan kişinin bu olaydan etkilenmesi normaldir. Ancak bir süre sonra yaşantısının normal seyrine dönmesi beklenir. Bu normal sürece girmesi bazen içsel bazen dışsal destekle olabilir.
Dünyanın bütün renklerini görürken gözlerini kaybeden Âşık Veysel’İ bağlamayla dost eden, dostlarına sayısız sevgi ekleyen onu sayısız eserler üretmeye teşvik eden onun hangi özelliğiydi? Dünyada dertler, sıkıntılar olacak, acılar için güç, yağmurlu günler için ışık lazım…
Bizi zorlayan bizi hayata küstüren birçok olay yaşarız elbette önemli olansa hayata tekrar bağlanabilmektir. Hayatın köklerine, neşesine, rengine…
Kişinin sosyal çevresi, baş etme becerileri, iyimserliği, öz yeterliliği, öz saygısı, empati yeteneği, mizah yeteneği yaşanılan olaya verilen tepkileri hafifleten koruyucu faktörler olarak değerlendirilebilir.
Zorlayıcı olaylar karşısında kişinin kızgınlık, üzüntü, engellenmiştik, öfke, dikkat dağınıklığı, yalnızlık, uyku problemleri, korku, içe kapanma ve kaygı gibi duyguları hissetmesi normaldir.
Nedeni olmaksızın yaşanan kaygı durumu ağlama nöbetleri, sürekli hale gelen uyku sorunları günlük yaşamın süreçten büyük ölçüde etkilendiği düşündürtüyorsa, mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır.
Sevgili anne babalar yaşımız kaç olursa olsun hayatımızda zorluklar hep olacak. Ve biz bu zorluklarla mücadele etmeyi öğreneceğiz. Çocuklarımızı yetiştirirken ‘Denizde dalga bitmez, sörf yapmayı öğren’ mantığıyla yetiştirirsek psikolojik sağlamlıkları o kadar güçlü yetiştirmiş oluruz.”
HBR AYSUN YILMAZ BENLİ
