Aile yıkılmaz bir kale dertleri alan bir paratonerdir.Aile toplumun özüdür. Onu tahribe yönelen her şey toplumun tahribine yönelmiş demektir. OTOBİYOGRAFİ;ANKARA’nın Haymana ilçesinde dünyaya geldim, Akrep burcuyum. 11 çocuklu bir ailenin 9 numaralı kızıyım.En küçüklerimiz erkek kardeşim 11 numaralı(eskiden her ailede erkek olması için bayağı bir uğraşılmış erkek olmayan bir aileye eksik muamelesi yapılırmış en sonunda Allah acımış olmalı ki 11 numaraya yerleştirmiş kardeşimi
Kendisi ile ataerkil kafası yapısından dolayı pek anlaşamasak da o evlendikten sonra daha mülayim olmuştur kendileri.Eskiden çekilmez biriydi yoksa DUYGU ASENA kitapları ile yetişen feminist biriyle çatışması normaldi. Çocukluğumdan beri kitap okuma hobim isteğim vardı, ders başarılarından dolayı babam tarafından şımartılmış ondan aldığı tavizle aile ve çevreye karşı şımartılmış psikoloji ile hareket ediyordum.Yanlış tabi ama CAHİLLİK .ÇALIKUŞUndaki FERİDE gibiydim hiçbir yere sığmıyordum. Babamın kıyamamasını kız kardeşlerime karşı da kullanıyordum ve bana sinir oluyorlardı O AYRI MESELE. Herkesin gezip eğlendiği en güzel yaşta ben köşeme çekilip kitap okudurdum.Lisede kızlı-erkekli cesaret mi gerçek mi oyunları bile dikkatimi çekmez ORHAN KEMAL,CANAN TAN,REŞAT NURİ GÜNTEKİN(dudaktan kalbe kitabında Lamia ve Kenan) bir de pembe dizi kahramanlarına ve Ediz hun ve Cüneyt arkın.Hatta Avrupa’ya gidip Maria Mercedes dizisindeki HORGE LUİZ’i arayacağım evleneceğim diye hayallerim vardı.Annem terlikle kovalardı.Masumiyet ÇOCUKLUK İŞTE… Lise öğretmenlerime de platonik aşık olurdum.Akranlarımı sevmezdim apt..l gelirdi Hep güzel bir çocuktum. tabii şimdi yaşlandık. Okulda aşık olunan listede yer alıyordum dalga konusu olunan grupta olduğumdan o olayları sevmediğim için kız arkadaşımıda alıp(abim yok diye kızla idare ediyorduk) çocukları tehdit ediyorduk siz kimi seviyorsunuz diye hesap soruyorduk.Hele bunu kardeşlerim duyunca alaya aldıkları için yanıma kız arkadaşımı alıp seven çocuğu duygularından dolayı caydıracağız diye yolunu keserdik havamızı alırdık gücümüz yetmezdi.Tabii geri dönerdik. 7.sırada Nilgün ablamı kendime benzetirim.Kendisi biraz tuhaf olsa da çok zekidir.Hala çözemedim kendisini.Babamın okula gönderme hakkını Nilgüne değilde Esma’ya verdiği için hayıflandığını hepimiz gülerek dinlerdik, gülmekten katıldığımız renkli bir ailem vardır.(Esma kızma bana, Nilgün sen de şımarma) Babamdan kardeşlerim çekinirdi ben hariç bana ve Hasana her şey serbestti.Bunu farkeden kardeşlerim bana SİNİR oldukları doğrudur.Sanırım bu her şeye atlama oradan gelme. Benden küçük kız kardeşime babam bir şey aldığında onun elindekini alırdım,babamı bile bıktırmıştım. Bitmeyen bir enerjim vardı.On kız kardeş olarak birbirimize çok bağlıyız kendi kendimize yetiyoruz. Bir zamanlar anlaşamadığımız erkek kardeşim şimdi en iyi arkadaşımdır. KPSS ye çalıştığım sırada BABAM Bayram Tosun 15 TEMMUZ 2020 de vefat etti(Mekanı cennet olsun)HER ZAMAN DUALARIMIZDASIN…EN BÜYÜK ZENGİNLİK ANLAYIŞLI,KALABALIK BIR AİLEYE SAHİP OLMAKTIR.Aile dünyaya gelmenin eşiği, insan olmanın beşiğidir.İçinde saygı ve sevginin hakim olduğu ev, küçük de olsa hiç bir zaman dar gelmez. SİZİ SEVİYORUM.
—
Kendisi ile ataerkil kafası yapısından dolayı pek anlaşamasak da o evlendikten sonra daha mülayim olmuştur kendileri.Eskiden çekilmez biriydi yoksa DUYGU ASENA kitapları ile yetişen feminist biriyle çatışması normaldi. Çocukluğumdan beri kitap okuma hobim isteğim vardı, ders başarılarından dolayı babam tarafından şımartılmış ondan aldığı tavizle aile ve çevreye karşı şımartılmış psikoloji ile hareket ediyordum.Yanlış tabi ama CAHİLLİK .ÇALIKUŞUndaki FERİDE gibiydim hiçbir yere sığmıyordum. Babamın kıyamamasını kız kardeşlerime karşı da kullanıyordum ve bana sinir oluyorlardı O AYRI MESELE. Herkesin gezip eğlendiği en güzel yaşta ben köşeme çekilip kitap okudurdum.Lisede kızlı-erkekli cesaret mi gerçek mi oyunları bile dikkatimi çekmez ORHAN KEMAL,CANAN TAN,REŞAT NURİ GÜNTEKİN(dudaktan kalbe kitabında Lamia ve Kenan) bir de pembe dizi kahramanlarına ve Ediz hun ve Cüneyt arkın.Hatta Avrupa’ya gidip Maria Mercedes dizisindeki HORGE LUİZ’i arayacağım evleneceğim diye hayallerim vardı.Annem terlikle kovalardı.Masumiyet ÇOCUKLUK İŞTE… Lise öğretmenlerime de platonik aşık olurdum.Akranlarımı sevmezdim apt..l gelirdi Hep güzel bir çocuktum. tabii şimdi yaşlandık. Okulda aşık olunan listede yer alıyordum dalga konusu olunan grupta olduğumdan o olayları sevmediğim için kız arkadaşımıda alıp(abim yok diye kızla idare ediyorduk) çocukları tehdit ediyorduk siz kimi seviyorsunuz diye hesap soruyorduk.Hele bunu kardeşlerim duyunca alaya aldıkları için yanıma kız arkadaşımı alıp seven çocuğu duygularından dolayı caydıracağız diye yolunu keserdik havamızı alırdık gücümüz yetmezdi.Tabii geri dönerdik. 7.sırada Nilgün ablamı kendime benzetirim.Kendisi biraz tuhaf olsa da çok zekidir.Hala çözemedim kendisini.Babamın okula gönderme hakkını Nilgüne değilde Esma’ya verdiği için hayıflandığını hepimiz gülerek dinlerdik, gülmekten katıldığımız renkli bir ailem vardır.(Esma kızma bana, Nilgün sen de şımarma) Babamdan kardeşlerim çekinirdi ben hariç bana ve Hasana her şey serbestti.Bunu farkeden kardeşlerim bana SİNİR oldukları doğrudur.Sanırım bu her şeye atlama oradan gelme. Benden küçük kız kardeşime babam bir şey aldığında onun elindekini alırdım,babamı bile bıktırmıştım. Bitmeyen bir enerjim vardı.On kız kardeş olarak birbirimize çok bağlıyız kendi kendimize yetiyoruz. Bir zamanlar anlaşamadığımız erkek kardeşim şimdi en iyi arkadaşımdır. KPSS ye çalıştığım sırada BABAM Bayram Tosun 15 TEMMUZ 2020 de vefat etti(Mekanı cennet olsun)HER ZAMAN DUALARIMIZDASIN…EN BÜYÜK ZENGİNLİK ANLAYIŞLI,KALABALIK BIR AİLEYE SAHİP OLMAKTIR.Aile dünyaya gelmenin eşiği, insan olmanın beşiğidir.İçinde saygı ve sevginin hakim olduğu ev, küçük de olsa hiç bir zaman dar gelmez. SİZİ SEVİYORUM.
