Gün geçmiyor ki elimizden telefonun düşmesini bırakalım derken daha da arttırmaya başladık. Bu kadarı fazla desek yeridir aslında. Küçüğünden büyüğüne herkes sosyal medya da ve ne yaptığını bilende var bilmeyende. Bu denli çılgınlığa gerek varmı. Kimi fenomen de olmuş durumda herkes takip ediyor onun yaptığını benimsiyor yapıyor kendine çeviriyor derken kendilerinden vazgeçip adeta takip ettiği gibi oluyorlar ve onlara benziyorlar. Telefon teknoloji bilgisayar güzel ve önemli unsurlar hatta internet bile çok önemli ama amaçlından şuurundan vazgeçip farklı yollara sevk edilirse durum hiç de iç açıcı olmamaktadır. Hal böyle olunca da kimse önüne geçemiyor vazgeçmiyor engel dahi olmuyor. Düşünün ki daha okumayı yazmayı bilmeyen yavrularımız bile sosyal medya da ne olup bittiğiniz neyin ve kimin nerde olduğunu biliyorlar. Ellerinde erkenden verilen telefonlar ve akabinde açılan sosyal medya hesapları ile hayırlı işler iş işten geçmiş oluyor. Sosyal medya da neler olduğunu nasıl olduğunu bildiğimiz halde kendi evlatlarımızı teslim ediyoruz adeta elimizle. Tiktok Twitter derken oralara yüklenen fotoğraflar videolar ve beğenme egosuna yenik düşülerek eklenen bu fotolar sonucunda çok sıkıntılı durumlar hasıl olmuştur. İnsan kendini kendi elleriyle yakar. Yavrularımıza gereken özveriyi vererek bu kadar hızlı ve disiplinsiz ortamda nasıl davranacağını anlatmamız gerekmektedir. Onların sağlığı geleceği ve güvenliği için bunu yapmak boynumuzun borcudur. Bir olay oluyor oradan hemen ben yaparım internette görmüştüm oluyor. Son zamanların tiktik reklamı aynen de bunu kapsıyor. Evet gereklisi de var gereksizi de ama her ne olursa olsun bu kadarı fazla. Sosyal medyada kendimizi aşmayalım aştırmayalım. Her görünen doğru değildir her yapılan veya yapılacak şeyin gerçekliği tartışılır. Bunun sonucu felaket de olabilir. Kendilerini bu kadar kaptıran kişiler hastane uğrayabilirler. Takip edilen her kim varsa ve onun her yaptığını yapmak da ayıp ve kusurludur. Çünkü takip ettiği kişi yada kişiler birler yaptıklarında veyahut yaptırdıklarında hele ki genç nesilimiz de bunu yapmak yaptırmak istiyor. Acı durumu ise kendi anne babasını dahi dinlemeyen bir nesil ile karşı karlıya kalıyoruz. Hal böyle olunca ipin ucu çoktan kaçmış oluyor. Çılgınlık asiliğe ve hırçınlığı dönüyor. Hep eskileri savunur eskiler güzel eskiler daha iyi idi deriz. Ama şimdi tabiri caizse yeni durumlar için elimizi kıpırtdartmıyor kendimizi yormuyoruz. Kusura bakmayın taşın altına elini koymazsan kızarkende o elini sallayamazsın. Sosyal medya dur demeli gerekeni yapmalı en azından kendi içimizde ailemizde bunu yapmalıyız. Perdemizi çektikten sonra ev halimiz bize kalmalıdır. Ama şimdilere perde açık da olsa kapalı da olsa evin içinde ne olup bittiği alalım ortada sosyal ortamda beğenen yorum yapan durumlarla dolu. Mahremiyet denek kavram artık sadece sözde kaldı. Adam denilen kavram rafa kalktı. En kötüsü de daha da ileriye gidiyor ve hiç bir engel olunmuyor. Allah sonumuzu hayr eylesin…
Hoşça ve sağlıcakla kalınız.
