On bir ayın sultanı Mübarek Ramazan’a sayılı günler kaldı. Polatlı Müftüsü Hayri Cihangeri rahmet ayı Ramazana ilişkin Polatlı halkına bilgilendirme yaparak ramazan ayının rahmet ve bereketini anlattı.
Cihangeri “Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu günahlardan kurtuluş olan ramazan ayı, ruhlarımızdaki yaraları sarmak, inanç ve ibadetlerimize yoğunluk kazandırmak üzere bir kez daha bizlere misafir olmaya geliyor. Ramazan, türlü hikmetleri bünyesinde barındıran orucuyla, kalplerimizi dirilten mukabelesiyle, ruhlarımızı onaran teravihiyle, ailemize neşe katan iftarıyla, evlerimize bereket yağdıran sahuruyla, bilincimizi arındıran itikâfı ve sonunda saklı bayram sevinciyle bizler için çok özel bir aydır. İnsanların gönül dünyalarını olgunlaştıran İslam, ibadetler aracılığı ile müminlerde üstün ahlakı hedefler. Ramazan, ilahi fırsatların içinde olduğu bereketli bir zaman dilimidir. Cennet kapılarının açılıp cehennem kapılarının kapandığı, Kur’an-ı Kerim’in indirildiği bu ayı, oruçla geçirenlerin günahlarının bağışlanacağı müjdelenmiştir. Ramazan, aynı zamanda infak ayıdır. İnsanlar sadece manevi açıdan değil maddi açıdan da kendilerini muhasebeye çeker; zekât ve fitrelerini verir, çevrelerindeki fakir ve düşkünler için seferber olurlar. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de, “Ramazan, insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği aydır. Öyleyse içinizden bu aya kavuşan onda oruç tutsun” buyurmaktadır. Bu itibarla Ramazan, Kur’an ile ilişkimizi muhasebe ederek yeniden en güçlü şekilde tahkim etmek için eşsiz bir fırsattır.
Yüce Allah, “Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi.” ayetiyle Kur’an-ı Kerim’in insanlık için önemine işaret eder. Her mümin için Kur’an’ı en güzel şekilde okumak, anlamak, yaşamak ve onun hayat veren ilkelerini dünyaya tanıtmak, büyük bir kulluk sorumluluğu ve yüce bir idealdir. Zira Allah’ın rahmeti, Kur’an’ın yaşandığı yere tecelli edecek ve orası esenlik yurdu olacaktır. Ömrümüzü Kur’an ile imar etmek, hayatımıza güzellik ve bereket katacaktır.
ORUÇ SİZDEN ÖNCEKİ ÜMMETLERE FARZ KILINDIĞI GİBİ SİZE DE FARZ KILINDI
Rabbimiz, Bakara suresinin 183. ayetinde, “Oruç sizden önceki ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki sakınırsınız.” buyurmakta, Sevgili Peygamberimiz de, “Kim inanarak ve sevabını Allah’tan umarak ramazanda oruç tutarsa ve gecelerini ihya ederse onun geçmiş günahları bağışlanır.” müjdesini vermektedir. İbadetlerin en temel amaç ve hikmetlerinden biri de insanları güzel ahlaklı, duyarlı, sorumlu bireyler yapmak ve bu güzellikleri toplumsal hayatın merkezi hâline getirmektir. Oruç ibadetinde de asıl amaç; kalbin, aklın, bütün duyuların oruçla bütünleşmesi, kulun ibadet bilinci, dua ve güzel ahlak ile Rabbiyle buluşmasıdır. Eğer hakkıyla idrak ve ihya edilir; nimet ve
Diyanet İşleri Başkanlığı bu yıl Ramazan ayı temasını “Ramazan ve ahiret bilinci” olarak belirledi. Ay boyunca yapılacak olan vaaz, sohbet ve etkinliklerde bu konu derinlemesine işlenecektir.
Dünyada gayemiz, Allah’ın razı olduğu bir kul olarak yaşayabilmektir. Bunun karşılığı ise ahirette görülecektir. Allah, hayatı ve ölümü belirli bir amaçla yaratmış, hak kitaplar indirerek bu amacı onlara bildirmiştir. Bu amacın özü insanın her şeyden önce Rabbini gereği gibi tanıyıp bilmesi, O’nun emirleri ve yasaklarına titizlikle uyması, dünya hayatının geçici bir süsten ibaret olduğunu bilmesi, hayatını ahireti hedef alarak düzenlemesidir.
Allah’ın emirlerine uymak ve yasaklarından sakınmakla yükümlü olan insan, mutlaka bir gün Rabbinin huzurunda, dünyada yaptıklarından sorgulanacaktır. İnsan yaptıklarının hesabını vereceğine inanır ve bu inançla hayatını sürdürürse, her işinde dikkatli olur. İşlerinde doğruluktan ayrılmaz. Kimseye haksızlık yapmaz. Kendi hakkı kadar başkalarının hakkını da gözetir. Kendisine lâyık görmediği bir şeyi din kardeşlerine de lâyık görmez.Bu inanca sahip olan kimse hesap günü gelip çatmadan evvel, kötülükleri azaltır ve iyilikleri çoğaltır. Allah’a karşı gelmekten çekinir. İşlediği günahlardan hemen tövbe eder. Günahkâr olarak Allah’ın huzuruna gitmek istemez. Ahirete iman etmek insan hayatına anlam katar, yön verir, değer kazandırır. Bu inanç, insana bütün davranışlarını yüce bir gaye için yaptığı bilincini aşılar. Ebedî hayatı hesaba katarak hareket eden insan, hayatını iyilik, dürüstlük, yardımseverlik, yalnızca yaratıcıya kulluk gibi, salih ameller üzerine inşa eder. Ahirete iman bilinciyle hareket eden ve bu bilinç doğrultusunda yaşayan bireyler; erdemli, ahlâklı olmayı, hak ve hukuka riayet etmeyi, başkalarına saygı göstermeyi, ilke edinirler.
MÜFTÜLÜK RAMAZANA HAZIR
Ramazan ayının bizlere kattığı coşkulu ortamda, müftülük olarak geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, halkımızın Ramazana dair her alanda yanlarında olmak için tüm tedbirlerimizi almış durumdayız. Cami hizmetleri olarak vaaz – irşad, mukabele, teravih ve itikaf alanlarında hizmetlerimiz devam edecektir. İhtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere hayırseverlerin fitre ve zekat bağışlarını kabul edeceğiz. Hafızlık kurslarımızda düzenleyeceğimiz iftar buluşmalarımızın coşkusuna katılacağız. Ayrıca KYK yurtlarında kalan öğrencilerin yanlarında olmaya çalışacağız. Şehit ve gazi yakınları başta olmak üzere hasta ve taziye ziyaretleri ile de halkımızın yanında olacağız.
Rabbimiz, Ramazanı hakkıyla değerlendirip bayrama ulaşabilmeyi, razı olduğu hayatı yaşamayı, razı olduğu hal üzere huzuruna varabilmeyi, razı olduğu kulları ile beraber haşr olmayı, cennetiyle cemaliyle müşerref olabilmeyi nasip eylesin. Ramazan ve bayramınız şimdiden mübarek olsun.”ifadelerine yer verdi.
HBR AYSUN YILMAZ BENLİ
